Atalay Filiz Her Şeyi Tek Tek Anlattı. İşte O Sözler…

Kaldığımız evin bir odası depo olarak kullanılıyordu. Fatma Kayıkçı’da bir anahtar vardı. İstediği zaman eve girip depoyu kullanıyordu. Son günlerde evimi karıştırdığından şüphelendim. Özel eşyalarım bıraktığım yerde durmuyordu. Benim kimliğimi tespit ettiğini tahmin ettim. 27 Mayıs günü evden çıkarken Fatma Kayıkçı arkamdan ‘Atalay’ diye bağırdı. Kendimi kaybedip kadını yumruklamaya başladım. Daha sonra da eve sokup defalarca bıçakladım. 7-8 bıçak darbesinden sonra öldüğünü anladığım Fatma Kayıkçı nın cesedini büyük bir valizle yakında bir araziye götürüp attım. Daha sonra eve gidip ihtiyacım olan eşyaları valizlere koyup Kaynarca dolmuşlarına bindim. Gebze otogarına gidip oradan da Adapazarı otobüsüne bindim. Adapazarı’nda sahte kimlikle bir gece otelde kaldıktan sonra otobüsle İzmir’e gittim. Buca’da internetten bulduğu bir öğrenci evine yerleştim. Tüm Türkiye’nin beni konuştuğunu ve polisin İzmir’de aradığını televizyondan burada öğrendim. Olayın üzerinden 4 gün geçmişti. Evinde kaldığım öğrencilerin benden haberi olmadan oradan kaçtım. Babamın askerlik görevinden dolayı çok iyi bildiğim ve askeri kampların olduğu Gümüldür’e gittim. Yakalanmamak için Özdere’nin ormanlık mevkiinde bulunan bir göletin olduğunu öğrendim. Burada balıkçılara evden kaçtığımı söyleyip onlarla arkadaş oldum. Gece gündüz ormanda yaşamaya başladım. Kurbağa ve böcek yiyerek hayatta kalıyordum.

Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.