Estetikte yeni bir dönem: PRP yöntemi

Estetikte yeni bir dönem: PRP yöntemi

Estetikte yeni bir dönem: PRP yöntemi

Platelet Rich Plasma yani trombosit (kan pıhtısı) yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması, kişinin kendi kanının alınıp (yaklaşık olarak 8 ila 10 cc arası), plazmasının ayrılıp, hasarlı bölgelere tekrar enjekte edilmesidir. Estetik cerrahide yeni bir trend olan bu yöntemi, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Operatör Doktor Gülden Avcı A’dan Z’ye anlatıyor:

Hangi amaçlarla, hangi bölgelere ve nasıl uygulanır?

Estetiksel düzeltmelerde kullanılan PRP yöntemi, iyileşmesi zaman alan yahut iyileşmeyen yaralarda, cilt tonu problemlerinde, çatlak ve kırışıklıklarda, yaşlanma belirtilerini azaltmada, saç dökülmelerinde ve hatta dental sorunlarda kullanılmaktadır. Görece basit vakalarda tek başına kullanılabilen bu yöntem, daha kompleks vakalarda kimyasal yahut lazer peelingle birlikte eşzamanlı olarak kullanılabilir.

2 haftalık aralıklarla 4 seans olarak uygulanan bu yöntem, seans sürelerini 30 dakikayla sınırlı tutar. Yukarda da belirtildiği gibi kişinin kanının plazması ayrılarak hasarlı bölgeye tekrar enjekte edilmesiyle uygulanan bu yöntem derin kırışıklıklar içine doldurulabilir yahut maske olarak da uygulanabilir.

Kimlere uygulanır?

Her yaştan insan ve cinsiyete uygulanabilen bu yöntem kan ile ilgili probleme sahip olan insanlara uygulanamaz. Sonuçta hastanın kendi kanıyla işlem yapıldığı için kanser yahut anormal trombosit sayılı hastalar bu işlemden uzak durmalıdır.

Komplikasyona sebebiyet vermiyor!

Uygulama sonrası kişinin kanı, tekrar kişiye enjekte edileceğinden, herhangi bir yan etki görülmeyeceğini söyleyen Avcı, uygulama sırasında bir hata olmaması, kişinin ufak bir morluk yahut şişlikle durumu atlatacağını belirtmektedir.